Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, "Bölgesel istikrarsızlıklar, sınır aşan tehditler, terörizm, siber saldırılar, düzensiz göç hareketleri ve enerji güvenliği gibi meseleler; başta askeri olmak üzere politik, ekonomik, teknolojik ve sosyal açılardan çok yönlü tehditler oluşturmaktadır. Böylesine kritik bir dönemde sadece savunmada kalmak değil; aksine ön alıcı, caydırıcı ve çok yönlü bir stratejik vizyon ile hareket etmek bizler için bir tercih değil zorunluluktur" dedi.
Isparta 40'ıncı Komando Eğitim Tugay Komutanlığı'nda 18 haftalık zorlu eğitimlerini tamamlayan uzman erbaş komandolar için 'Uzman Erbaş Komando Temel Kursu Mezuniyet ve Bröve Takma Töreni' düzenlendi. Törene; Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ile birlikte Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Selçuk Bayraktaroğlu, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ziya Cemal Kadıoğlu ile asker aileleri katıldı. Törende, dönem birincisi Arif Uzdemir yaş kütüğüne plaket çaktı, dereceye giren kursiyerlere de ödülleri takdim edildi. Ardından bölük ve takım komutanları, kursiyerlerine teker teker brövelerini taktı. Sonrasında bütün kursiyerler hep bir ağızdan Komando Marşı'nı okudu.
'ÇOK BOYUTLU BİR GÜVENLİK MİMARİSİ İNŞA ETMEYİ BAŞARDIK'
Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, törende yaptığı konuşmada, zorlu eğitim süreçlerini başarıyla tamamlayan komandoların mezuniyet töreninde bulunmaktan memnuniyet duyduğunu ifade ederek, "İçinden geçtiğimiz dönem, ülkemizi ve tüm dünyayı etkileyen çok boyutlu ve karmaşık güvenlik paradigmalarıyla şekillenmektedir. Bölgesel istikrarsızlıklar, sınır aşan tehditler, terörizm, siber saldırılar, düzensiz göç hareketleri ve enerji güvenliği gibi meseleler; başta askeri olmak üzere politik, ekonomik, teknolojik ve sosyal açılardan çok yönlü tehditler oluşturmaktadır. Böylesine kritik bir dönemde sadece savunmada kalmak değil; aksine ön alıcı, caydırıcı ve çok yönlü bir stratejik vizyon ile hareket etmek bizler için bir tercih değil zorunluluktur. Bu gerçeklikten hareketle Türkiye Cumhuriyeti olarak hem ülkemizin ve asil milletimizin güvenliğini sağlamak hem de bölgesel ve küresel barışa katkıda bulunmak amacıyla çalışmalarımızı büyük bir gayretle sürdürüyoruz. Çok şükür ki Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde benimsediğimiz, etkin politikalar icra ettiğimiz sonuç odaklı faaliyetler ve hayata geçirdiğimiz kritik projeler ile çok boyutlu ve proaktif bir güvenlik mimarisi inşa etmeyi başardık. Bu mimarinin temel taşı ise yüksek disiplini, donanımı ve eğitim seviyesiyle her türlü göreve hazırlıklı olan kahraman ordumuzdur" dedi.
'MEHMETÇİK, ÜLKEMİZİN ULAŞTIĞI ETKİNLİĞİ AÇIKÇA ORTAYA KOYUYOR'
Bakan Güler, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin; başta terörle mücadele ve hudut güvenliği olmak üzere denizlerin ve semaların korunması tatbikatlarıyla gücünün pekiştirilmesi dahil çeşitli vazifeleri büyük bir kararlılıkla yerine getirdiğini belirterek, "Bu çok yönlü faaliyetlerimiz sadece yurt içinde sınırlı kalmamakta aynı zamanda kardeş ve dost coğrafyalarda da güvenliği, barışı, huzuru ve istikrarı tesis etmeye yönelik artan bir ivmeyle sürdürülmektedir. Bugün Azerbaycan'da, Libya'da, Somali'de, Katar'da, Kosova'da ve Bosna Hersek'te görev yapan Mehmetçik, bu stratejik vizyonumuzu ve ülkemizin ulaştığı etkinliği sahada açıkça ortaya koymaktadır. Bu görevleri icra etmemiz, kadim Türk devlet geleneğimiz ile köklü tarih ve medeniyetimizden ilham alan sorumluluk anlayışımızın da bir tezahürüdür. Elbette ki bu büyük başarının ardında Türk Silahlı Kuvvetlerimizin her biri kendi alanında vazgeçilmez önemdeki unsurlarının ortaya koydukları büyük emek, gayret ve fedakarlıklar vardır. Ancak ordumuzun en güzide birliklerinden biri olan ve başta terörle mücadele olmak üzere pek çok faaliyetimizde stratejik ve operatif gücümüz olan kahraman komandolarımızın mümtaz katkılarını özellikle vurgulamak isterim" diye konuştu.
'KOMANDOLARIMIZ, ASİL MİLLETİMİZİN GURUR KAYNAĞI'
Komandoların özellikle terörle mücadele operasyonlarında Türk askeri kudretinin ve cengaverliğinin en önde gelen temsilcileri konumunda olduğunu belirten Bakan Güler, "Suriye'nin ve Irak'ın kuzeyindeki operasyon sahalarında, birçok kritik görevde ve bulundukları uluslararası misyonlarda komandolarımız, hep üstlendiği vazifeleri büyük bir başarıyla yerine getirerek asil milletimizin gurur kaynağı olmaktadırlar. Bugün buradan mezun ettiğimiz siz kıymetli uzmanlarımız da işte bu seçkin gücün bir parçası, birer mensubu olacaksınız. Unutmayınız ki komando olmak; sadece zorlu şartlarda görev almak veya operasyon icra etmek değil, aynı zamanda yüksek bir ruh disiplinine sahip olmak ve karakter sağlamlığı demektir. Ayrıca fiziki yeterliliğin yanında, psikolojik dayanıklılığı, yüksek bir iradeyi ve farkındalığı da gerektirir. Bu bağlamda sahada karşılaşacağınız tehlike anında, akıllı ve cesur, baskı altında sessiz, kararlı ve sebatlı, rahatlık anında ise tedbirli ve ölçülü olmalısınız. Ne kadar yetenekli olursanız olun; irade, sabır ve kararlılık vazgeçilmeziniz olmalıdır. Her şartta hazır, güçlü ve cesur olan komandolar, bu özellikleriyle daima ayaktadır ve vazifesine amadedir" dedi.
'HARP KONSEPTİ VE TEKNOLOJİ AYRILMAZ BİR BÜTÜN'
Mezun olan askerlerin sadece zorlu eğitimlerini tamamlamadığını, aynı zamanda psikolojik olarak da önemli bir eşiği aştığını söyleyen Bakan Güler, "Gerektiğinde her biriniz; farklı coğrafyalarda, yüksek riskli görevler üstleneceksiniz. Bu görevlerde yalnızca kendi başarılarınız değil; silah arkadaşlarınızın güvenliği, asil milletimizin huzuru ve vatanımızın bekasının sizlere emanet edildiğini asla unutmayınız. Öte yandan vazifelerinizden elde edeceğiniz her bir tecrübe çok kıymetlidir. Karşılaştığınız her engeli, birer problem şeklinde değil, aksine sizleri geliştiren güçlü bir gelişim fırsatı olarak görmelisiniz. Zira askerlik; sürekli yenilenen, gelişen ve öğrenilen bir meslektir. Modern harp artık yalnızca fiziki üstünlükle değil; zihinsel çeviklik, stratejik öngörü ve teknolojik donanım ile yürütülmektedir. Bu nedenle Türk Silahlı Kuvvetleri olarak; eğitim ve doktrin ile harp konsepti ve teknolojiyi ayrılmaz bir bütün olarak görmekte, buna göre çalışmalarımızı icra etmekteyiz. Şanlı ordumuzun bugün ulaştığı bu yüksek seviyede, yerli ve milli savunma sanayimizin gelişiminin de müstesna bir payı olduğunu vurgulamak isterim. Öyle ki son yıllarda Silahlı Kuvvetlerimizin hizmetine sunulan milli piyade tüfeklerimiz, fırtına obüslerimiz, farklı çap ve kabiliyette yerli füzeler ve modernize edilmiş zırhlı araçlarımız, İHA ve SİHA'larımız ile deniz harp sistemlerimiz hem caydırıcılığımızı artırmış hem de operasyonel gücümüzü büyük ölçüde yükseltmiştir" diye konuştu.
Muhammed mustafa
17 Nisan 2025 Perşembe 16:51Yunanistan ege adalari kayaliklari hakkı olmadan işgal ediyor , Kardak krizinde savaşa girecek kadar cesur Türkiye den , nereye geldi ülke.